Ataşehirde Köprüden Önceki Son ÇIKIŞ. |
Ak parti seçimi kazanır mı ?
bu sefer alarmıyız ?
bu günlerde Ak partili çevrelerde konuşulan en popüler soru bu.
Bu sefer tamam adayımız kuvvetli.
“ Ya şimdi ya hiç “ sesleri yüksek sesle dillendiriliyor.
Sahada ki harekete bakarsak seçim 3 ay sonra değil’ de bu Pazar olacakmış gibi .İsmail ERDEM faktörü çoktan kendini hissettirmiş . O kadar ki artık CHP tabanı bile seçimi kaybetmeye kendini hazırlamış durumda .
CHP adayını açıklamadı ama parti tabanı sadece BATTAL İLGEZDİ isminin kendilerine umut vereceğini düşünüyor zira başka isimle yarışa geride başlayacaklarını düşünüyor.
Zira BATTAL İLGEZDİ , sokağa indiğinde kiminle karşılaşırsa karşılaşsın halka dokunmayı iyi biliyor, BATTAL bey bu özelliği sayesinde bürokrat veya yönetici gibi değil halk insanı olarak ,halkın içinden biri olarak kendini sergiliyor ve başarılı oluyor. Belediyeden beklenen ve yapılmayan hizmetler gerçeğini yok ediyor, bir anda; Algıyı kendi lehine çevirebiliyor.
Her ne kadar Chp ve onun yönetimindeki belediye dişe dokunur bir icraat yapmasa da , Ataşehir İstanbulun göbeğinde köy gibi kalsada, Batı Ataşehir dışında kalan kenar mahallerde birkaç sembolik hizmet dışında bir şey sunmasada. BATTAL bey halka dokunuyor; tabi KÖPRÜYÜ GECENE KADAR……….
Ancak şuanda İSMAİL ERDEM algıyı yönetmeyi iyi başarıyor , seçimin kazananı kim olur, henüz bilemeyiz ,algı yönetimi denilen olgunun kazananı Şuanda sn. ERDEM . AK parti adayı gittiği her yerde ilgiyle karşılanırken her dediği ve yaptığı dikkatle takip ediliyor .
Sancaktepe ve Ataşehirin 10 yıllık geçmişleri kıyaslandığında tercihler ve gönüller İSMAİL ERDEMden yana saf tutuyor.
Sabit bir siyasal görüşe bağlı olmayan yada yerel de hizmete öncelik veren , yani seçim sonucunu tayin edecek seçmen böyle düşünüyor.
Mesela sayın ERDEM hal arazisi yerine gümrük arazisini millet bahçesi yapmanın ne denli önemli ve verimli – bunun Ataşehir için daha hayırlı olacağını daha ilk günden fark ederek projeleri arasına almış dahası bu projesini Binali YILDIRIM a sunmuş ve onayını almış
Ancak bu sefer alarmıyız ? sorusunun cevabı hala aynı ‘’ verirlerse alırsınız ‘’ . peki verirler mi??
Akıl vermek yol göstermek haddimize de düşmez hakkımız da değil elbette .
Ancak yine’ de belki duyulur diye anlatmak zorundayım. Siyasi arenada aykırı söz söylemek zor iş , haydi söyledin duyurmak daha zor , kabullendirmek imkansız . zira körler ve sağırların muazzam buluşması kendini en iyi burada gösteriyor.
Başkanım diye diye birbirini alkışlamaktan elleri kızaran , her fotoğraf karesinde görünmek için ordan oraya ışınlanan gayretli sayıca kalabalık bir ekip iş başında .
(Tevazu Samimiyet Gayret) nasıl ; kulağa hoş geliyor değilmi , bu sözler slogan olduğu için kullanımı gayet rahat , iki dudağını 9-10 kere hareket ettiren herkes için basit .. Bu sloganı bilboard larda dalgalandırmak 3-kuruş paraya bakar.
Fakat iş o kadar kolay değil, daha önce defalarca duyarsız kaldığınız , kapınızdan geri çevirdiğiniz , selam vermekten ,selam almaktan imtina ettiğiniz, tepeden baktığınız ve sadece siyasi gündem gereği hatırlamak zorunda kaldığınız seçmeni ‘’Tevazu Samimiyet Gayret’’ sloganıyla ikna edemezsiniz.
Bunun için bir hayli geç kaldınız. Geç kaldınız zira o seçmen size kırıldı ,gönül koydu ve dahası küstü .
Aslında bu konunun muhatapları yani küstürenler !! onlar kendini iyi biliyor ; o arkadaşlar Ak parti adına çalıştığı imajı ile başka amaçlara hizmet etmiş arkadaşlar , o arkadaşlar kendi ikballeri gereği tabanı yok saymış arkadaşlar .
O arkadaşlar siyaseti anlamamış ve hatta çok yanlış anlamış arkadaşlar . o arkadaşların özellikleri ‘’Tevazu Samimiyet Gayret’’ kelimelerinin içini doldurmaktan çok uzak .
O bakımdan bu seferde ATAŞEHİR ‘i alamazsınız zira vermezler .
vermezler zira kızgınlar , vermezler zira küskünler, Vermezler zira sevmiyorlar , vermezler zira “ kapı kapı dolaştık sıkılmadık el bırakmadık. “ sözlerinizin muhatapları onlar.
Zira kapı kapı dolaşmadınız, sıkılmadık yüzlerce el bıraktınız . zile basıp kapıyı açan kişinin eline bir türk kahvesini şuursuzca tutuşturup geri döndünüz.
Eleştiri kabul etmediğinizi hatta hiç hoşlanmadığınızı iyi biliyorum.
Çok özür dilerim ama size kimse ATAŞEHİRİ vermez.
AMA UMUTSUZLUĞA KAPILMAYALIM . EN BAŞTADA YAZDIM.
ATAŞEHİRİ İSMAİL ERDEM ALIR .
‘tevazu-samimiyet ve gayret’’ İSMAİL ERDEMDE karşlığını bulur ve bulmuş durumda .
herkesi dinleyen herkese yönelen bir isim bu işi çözer ; zaten ATAŞEHİRİ kazanmak isteyen REİS bey de bu yüzden onu tercih etmiş olmalı.
Şimdi bize düşen İSMAİL ERDEM in önünü açmak etrafını boş bırakmaktır;
bırakalım da sayın ERDEM halkla buluşsun. Her karede görünmek için gayret sarf etmekten vazgeçelim. Her akşam bir salon toplantısında aynı isimlere konuşmak zorunda bırakmayalım.
Bırakalımda aday seçmeni dinlesin , onların beklentilerini duysun , onları görsün. Zaten kendisine oy vermeye hazır ‘’teşkilat’’ etrafını sarıp halkla arasına girmesin.
En azından seçime kadar sabır .
10 kişilik özel bir ekiple sahaya insin seçmenle buluşsun projelerini anlatsın ,kendini ifade etsin yeter.
Üzdüğüm için özür dilerim.
Ama amaç belediye başkanı seçmek , amaç ATAŞEHİRİ layık olduğu ERDEMLİ yönetime yani on yıldır, aç olan hizmete kavuşturmak.