AK Partili Ünal’dan Mansur Yavaş açıklaması: Biz olayın ahlak tarafındayız.

AK Partili Ünal’dan Mansur Yavaş açıklaması: Biz olayın ahlak tarafındayız.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal CNN TÜRK Ankara Temsilcisi Dicle Canova’nın sorularını yanıtladı. Ünal’ın açıklamalarından satır başları:

(Mansur Yavaş ile ilgili iddialar) Bu mesele bizim tarafımızdan gündeme getirilmiş değil. İlk kez 1 Aralık 2019’da 3 ay önce gündeme geldi. O gün sahte senet ile dava takibi şeklinde bir haber söz konusu. Bir müştekinin suç duyurusu sonucu devam eden davada mahkeme iddianameyi kabul edince tekrar Türkiye’nin gündemine oturdu. Sahte senet ile icra takibine kalkışmaktan kaynaklanan bir durum söz konusu. Bunlar ortaya çıkarsa siyaset bunları konuşur.

YAVAŞ’IN ARKADAŞI OLDUĞU ÇOK AÇIK

Kasaba kurnazlığı ile bu kapatılmışsa Mansur Yavaş’ın adaylığı ile bu tekrar ortaya çıkmışsa bunun konuşulması çok normal. Kamuoyu sizinle ilgili her şeyi konuşur. Burada söz konusu kişinin Yavaş’ın arkadaşı olduğu çok açık. Bizi taraf haline getirmeye çalışmasınlar. Ben burada basit bir iki soru sormak istiyorum. Ortada bir senet var doğru mu doğru, bu icra takibine konan senedin sahte olduğu onaylanmış mı? Evet onaylanmış . Yavaş bu senedin neyin karşılığı olduğunu kamuoyuna açıklayabiliyor mu? Kendisinin icraya koyduğu bu senedin sahte olduğu Yargıtay tarafından onaylanmış. Biz olayın hukuk değil ahlak tarafındayız.

BUNLARI AÇIKLAMAK ZORUNDASIN

Mansur Yavaş öncelikle bu sorulara cevap vermeli. Basın toplantısı düzenliyor, bitince soru almıyor. Bizi suçlayarak hedef saptırıyor. Bu 600 bin dolarlık alacak neyin alacağı? Bu kişi senin arkadaşın, bu kişinin şizofren, dolandırıcı, evrakta sahtecilik yapan, çocuk pornocusu olduğunu söylüyorsun. Peki senin böyle bir kişi ile ilişkin nedir? Bunu açıklamak zorundasın.

ÖZHASEKİ HER İKİ YILDA BİR MAL BEYANINDA BULUNDU

Sayın Mehmet Özhaseki 1994’ten beri siyasetin içerisinde. Her iki yılda bir mal beyanında bulunmuş. Sayın Özhaseki ile ilgili orada kendince hedef saptırmak istiyor. Özhaseki ile ilgili her şey ayan beyan ortadadır. Asıl ona şu soruyu sormak gerekiyor. Bu benim alacağım dediğin 600 bin doları sen bir yerde gösterdin mi? Asıl bunun cevabını vermesi gerekiyor. Bu 600 bin doları hak edecek ne yapmıştır? Bunu sormak gerekiyor.

SÜREKLİ BİR MEŞRUİYET KRİZİ OLUŞTURULUYOR

Öncelikli olarak Türkiye’de 24 Haziran seçimleri ile beraber Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi fiili olarak devreye girdi. Bunun anayasal zemininin hazırlanma sürecine baktığımızda, muhalefetin sürekli olarak ortaya koyduğu bir meşruiyet tartışması var. Kılıçdaroğlu’nun sürekli her şeyi gayrimeşru ilan eden bir tutumu var. Bu seçimi de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi için bir referandum sürecine sokmak isteyen yine kendisi.

Meşruiyet tartışması haline getirmek için içeriden sistematik olarak bir çaba gösteriliyor. 15 Temmuz sonrası FETÖ ile verilen mücadeleye baktığımızda CHP’nin yargılama süreci ile ilgili kullandığı ifadeler, bu davalar AİHM’e götürüldüğünde bunun altını hazırlıyor. Yine sürekli bir meşruiyet krizi oluşturuluyor.

Türkiye’nin FETÖ ile mücadelesi bir beka meselesidir. CHP onlarla, PKK, YPG, FETÖ ile bir mücadele yürütür mü? Yürütmez… Onların merak ettiği şu 31 Mart’ta Cumhur İttifakı oy kaybına uğrayacak mı? Ne dedi Sayın Bahçeli? Burada mesele belediye kazanmak ya da kaybetmek değil. Burada mesele Türkiye’nin kararlılığının seçimle test edilmesidir.

-MİLLİYET

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?