Yüksek gerilim hattında ‘ekmek’ mücadelesi

Yüksek gerilim hattında ‘ekmek’ mücadelesi

Havai hatlarda çalışan elektrik ustaları, yüksekten düşme, akıma kapılma gibi tehlikelere rağmen yaz kış demeden her türlü hava koşullarında İstanbul’un kesintisiz elektrik alması için mücadele veriyor.

Boğaziçi Elektrik Dağıtım AŞ. (BEDAŞ), havai hatlardaki elektrik kesintilerine İstanbul’da 210 personelle müdahale ediyor.

Endüstri meslek lisesi elektrik bölümünden mezun olanlardan seçilen elektrik ustaları, mesleğe 3 aylık kursun sonunda aldıkları “Elektrik Kuvvetli Akım Tesislerinde Çalışma İzin Belgesi (EKAT)” ile başlıyor.

Her yıl 16 saat iş güvenliği eğitimi verilen ustalar, ayrıca üniversitelerden “Yüksekte Çalışma Sertifakası” da alıyor. Elektrik ustaları, ortalama 28 metre yüksekliğe sahip elektrik direklerinde arızalara müdahale ediyor.

“İşin içine girdikçe o adrenalin bu işi yaptırma isteği doğuruyor”
Havai hat ustası evli ve bir çocuk bekleyen 30 yaşındaki Çağlar Başkal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2009 yılından bu yana yüksek elektrik direklerinde çalıştığını söyledi.

Özellikle mesleğe yeni başlayanların zorlandığını, düşme ve çarpılma korkusu yaşadıklarını aktaran Başkal, “Bence göründüğü kadar zor bir meslek değil. İşin içine girdikçe o adrenalin bu işi yaptırma isteği doğuruyor.” ifadelerini kullandı.

Yükseklik korkusunun kişiye, çıkılan direğe göre değiştiğini anlatan Başkal, “Devamlı yaptığınız iş olunca bütün korkuları atıyorsun, yaptığın işe odaklanıyorsun. İşi benimseyerek yapman gerekiyor. Aslında korkulacak bir şey yok. Çünkü bizim, dağıtımda iş güvenliği esasımız çok ileri seviyede. Çıkarken üç tane kancamız var. Bunun ikisini takarak hiç boş bırakmadan çıkıyoruz. İş güvenliği şartlarını sağladığınızda düşme, çarpılma olasılığı bulunmuyor.” diye konuştu.

Kurumda üç ay oryantasyon eğitimi aldıklarını, mesleğe başlayınca da ustaların yanında eğitime devam ettiklerini belirten Başkal, sahalarda denetimlerin yapıldığını, iş güvenliği uzmanlarınca da toplu eğitimlere tabi tutulduklarını dile getirdi.

Başkal, bir direkteki arızaya 4 kişi müdahale ettiklerini ve ekip çalışmasıyla arızaların giderildiğini anlattı.

Yüksekte arıza durumuna göre yaptıkları işin 2-3 saati bulabildiğini anlatan Başkal, şöyle devam etti:

“Yukarıda sevdiklerin, ailen geliyor aklına. Çünkü yukarısı zor bir yer. Aşağıdan bakıldığında çok kolay çıkılabilecek gibi görünüyor ama yukarıdan da tamamen farklı bir dünya. Ailemi düşünüyorum, sevdiklerimi düşünüyorum. Bir taraftan da iş yapıyoruz. Bir taraftan benim de ailem bu elektrik hattının ucunda. Onlara da elektrik vermem gerekiyor. Daha kısa sürede, daha hızlı bir şekilde yapabilmek için yukarıda bir mücadele var.”

Anne ve babasına havai hatlarda çalıştığını söylemediğini ifade eden Başkal, “Annem, babam bu işi yaptığımı bilmiyor. Havai hatta annem biraz tedirgin oluyor. Eşim biliyor. Her gün ‘Dikkat, dikkat.’ diyerek iş güvenlik uzmanı gibi arkamda dolaşıyor. Anneme söylesem devamlı aklı bende kalır. Askerde de aynı durum vardı. Çok panik yapıyor, rahatsızlanıyor. Bunları bilmemesi benim açımdan daha iyi.” ifadelerini kullandı.

İşin tehlikesinin yanı sıra güzelliğinin de olduğunu vurgulayan Başkal, “Kimsenin göremediği güzellikler var. Bunları görebiliyorsun. Ufkunu daha da açabiliyorsun. Aslında güzel bir meslek.” diye konuştu.

“Kar, yağmur bizi durdurmuyor”
BEDAŞ’ta 9 yıldır çalışan havai hat elektrik ustası evli ve 2 çocuk babası 36 yaşındaki Volkan Işık, iş ilanı üzerine müracaatta bulunduğunu ifade etti.

Özellikle ustalardan çok şey öğrendiğini, bildiklerini kendisinden sonra gelenlere aktarmaya çalıştığını anlatan Işık, şöyle konuştu:

“Birçok yerde çalıştık, sadece havai hat değil ama havai hattın kendine özgü bir durumu var. Daha pratik, daha heyecanlı, doğayla iç içesin. Kar, yağmur bizi durdurmuyor. Vatandaşa elektrik vermek zorundasın. Vatandaşın birisi senin akraban, ailen olabilir. Yazın sıcakta kalmasın, dolabından soğuk su içsin, kliması çalışsın, kışın üşümesin, karanlıkta kalmasın diye hattı aktif halde tutmaya çalışıyoruz.

Birebir ölümle karşı karşıyasın. Karşıdan gelecek elektriği göremiyorsun; bir su gibi değil, mermi gibi değil, kontrol ettiğinde olmuyor. Çıktığın havai hata yıldırım düşebiliyor, topraklamanın sağlam olması lazım. Sağlam olmazsa o yıldırım seni öldürecektir. Tersten bir besleme; anında mekanik arıza olabilir, personel hatası olabilir, yine senin ölümüne neden olacak çünkü sen birebir hatla temas halindesin.”

İş kazalarının aşırı güvenden kaynaklandığını da işaret eden Işık, “Özellikle belli bir süreden sonra ustalar olarak kendimize aşırı güveniyoruz, Tedbirleri elden bırakıyoruz. Yeni gelen arkadaşlar bizim gibi olmak için aşırı mücadele ediyorlar. İş güvenliğini göz ardı edip belli başlı hatalara sebebiyet veriyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Işık, ailesinin başlarda mesleğini çok yadırgadığını dile getirerek, “Zamanla alıştılar. Yapacak bir şeyleri yok çünkü ‘Seviyorum.’ dedim. Bir dönem ‘Bırak.’ dediler ama sevdiğim için devam etme kararı aldım.” diye konuştu.

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?