FİLİMİN İSMİ“BİTİKLER” |
Sevgili dostlar;
Ataşehir’in güncel siyasi arenasında, kendilerini gazeteci olarak tanıtan ama toplumun yararını gözetmekten çok kişisel çıkarlarını ön planda tutan “ne oldum delisi “ iki figüre dikkat çekeceğim..
Bu iki kafadar halk nezdinde güven kazanmakta başarılımı bilmem ama.
Tanıyınca bende hiç güven telkin etmiyor artık.
Menfaatleri olmadıkça ortaya çıkmayan bu iki kafadar Laurel ve Hardyi anlatmama gerek varmı bilmem .
Bu iki kişinin Ataşehir’e sağladığı herhangi ne katkıları olmuş…
Hatta daha ilerisi , bir anda ortalıkta gereksiz biten sinir otu gibi sözde gazeteci olarak ne katkı sunmuşlar..
Aksine, siyaseti dizayn ederek ilçeyi karanlığa iten bu şahısların geçmişte bıraktıkları olumlu bir iz var mı?
Herkes onları tanıdıkça gerçek yüzlerini anlıyor.
Fakat herkesin sustuğu yerde, artık ben konuşacağım.
Kendilerine bir sorun , Ataşehir’e ne faydaları dokunmuş?
Ve dokunabilir.
Hangi yetkinliklere sahipler ki topluma katkı sağlayabilsinler?
Kaç kitap okudular ki analiz yapma iddiasında bulunabiliyorlar?
Gerçekten düşünülmesi gereken Sorular.
Topluma hiçbir faydaları olmayan bu iki figür, yalnızca kişisel çıkarları doğrultusunda birleşerek hareket ederler .
Gelin bunların Cv “curriculum vitae” yani yaşam öykülerini özetleyeyim biraz..
Bunlardan biri, ‘Ben saksı değilim’ diyerek belediyedeki saltanatının yıkılmaması adına Ataşehir’de CHP’nin belediye başkan adayı Onursal Adıgüzel gelmemesi için türlü türlü operasyon çeken , hem İyi Parti hem de Memleket Partisi’nde ayak oyunları yapan biri , Hatta beni sevmesede , bizzat arayıp Ataşehir CHP ilçe binasına gelerek kem-kum sözleriyle istifa dilekçesini okumaktan bile aciz, başarısız kod adı Anahtarcı Himmet.
Bir diğeri ise, kardeşlerinin gölgesinden çıkamamış kendisini akpartili olarak nitelendiren , dilbilgisi kurallarından bihaber sosyal medya yazıları ile Peygamber, Cumhurbaşkanı ve Adıgüzel üçlemesi ile Güzellemelerle sağa sola sevgi pıtırcıklığı yaparak zeytin yağı üretimine geçen
Devlet ve siyaset insanlarının haberi bile yokken tehdit unsuru olarak gösterip,”soylu arkamızda ” “Reis bizimle “ gibi insanlara boş tehditler savuran Bitik Bakiye.
Eleştirilerden münezzeh, herbolok bakiye.
Beraber çalıştığım muhabir kardeşim Serdar Uyanığa , beni aratarak evimi ve işimi yakacağını, hatta daha ileri gidip boğazımı sıkacağını söylemiş. Ancak, “elçiye zeval olmaz “ diyerek umarım gönderdiğim cevabı almıştır .
Kendilerini gazeteci olarak tanıtan bu zero kankalar, gazetecilik yapmıyor , oynuyorlar. oynarken de yüzlerine gözlerine bulaştırıyorlar.
Bu iki kafadarın
Ataşehir’e herhangi bir fayda sağlayacağına dair umut dahi olmaz , olamaz .
Amiyane tabirle, bunlar düşük bütçeli assolistler gibi giyinip sahneye çıkar zilleri takar , bir o yana bir yana kıvıran bu iki kafadar okey masalarından sözde gazetecilik yapar .
Daha düşündürücü olan ise; bu iki ismin saygın kişilerin yanında yer alması.
Örneğin, Serdar Orhan ve Selahattin Aslan ,Metin Bayraktar ve Mert Kar onlarla ne işi var?
Tedavülden kalkmış bu kişilerin kendinlerine hayrı yok ki!
Topluma olsun..
Tanımadığım diğer kişiler için de tek bir uyarım var:
Benden söylemesi
Bu iki figürden uzak durun.
Zira menfaatleri olmadan hiçbir sahnede yer almazlar.
Takke düştü, kel göründü…
Bu iki kafadarın bu Fotoğraf karesinde olmalarının arkasında bir çıkar ilişkisi olmadan bir iş yapmazlar.
Affınıza sığınarak
Anadolu insanının dediği gibi
”sevmeyeceği eşşeğe ot vermezler..”
Sevgiyle ve sağduyu ile kalın.
sürçü lisan ettiysek affola.
Kalın sağlıcakla …
Bunların rezil olduğunu biz biliyoruz sizde güzel anlatmışsınız. Şantajcı bunlar
Abi eşşeğin götüne sokmuşsun????