Tarım ve Orman Bakanlığı, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Göç İdaresi Genel Müdürlüğü, Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler, Türk Kızılayı Mardin Toplum Merkezi, Şükran Ekonomik ve Tarımsal Kalkınmayı, Sosyal Gelişimi Destekleme Derneği’nce kadın istihdamının artırılması amacıyla yürütülen “Halep Sabunları Projesi” kapsamında Artuklu ilçesinde tarihi bir konakta atölye kuruldu.
Atölyede bir süre verilen eğitimlerde Suriyeli kadınlar, Mardin’deki kadınlara dünyanın en eski sabunu olduğu belirtilen Halep sabununun yapımını uygulamalı olarak gösterdi.
Eğitimlerin ardından 21’i Suriyeli 44 kadının çalıştığı atölyede Derik zeytininden elde edilen yağla günde bin adet sabun üretimi gerçekleştiriliyor.
Her sabah ilk olarak yağı kaynatan kadınlar, belli bir ısıya ulaştıktan sonra içerisine sabun hamuru elde etmek için kostik ekliyor. Kaynama sırasında hamurlaşan sabuna saf suyu ekleniyor.
Yüzde 93’ü zeytin yağı olan ve kimyasal barındırmayan sabun, kesilip mühür basıldıktan sonra tarihi evde yaklaşık 3 ay süreyle kurumaya bırakılıyor. Kuruyan sabunlar daha sonra paketlenerek satışa hazır ediliyor.
“Türk kardeşlerimize öğretiyoruz”
Suriyeli 53 yaşındaki Sihem Ahmed AA muhabirine, yaklaşık 6 yıl önce ülkesinde iç savaşın başlamasının ardından ailece Türkiye’ye sığındıklarını söyledi.
Mardin’de Halep Sabunu üretimi yapılacağını öğrenince projede yer almak için başvurduğunu aktaran Ahmed, şöyle konuştu:
“Suriye’de sabun imalatı yapıyorduk. Burada hem üretiyoruz hem de Türk kardeşlerimize öğretiyoruz. Halep sabunu, zeytin ve defne yağı ile saf sudan yapılmaktadır. Halep sabunu çok eski bir sabundur. Burada bunu imal ediyoruz. İnşallah çocuklarımız ve torunlarımızda bunu yapacak.”
Halep sabunun kimyasal içermediğini sağlığa da çok iyi geldiğini kaydeden Ahmed, “Bu sabun saç dökülmesi ve cilt için faydalı. Ülkemize dönersek inşallah bunu orada yapmaya devam edeceğiz.” dedi.
Emine İsa da savaştan sonra Türkiye’ye sığınıp yaşamını Mardin’de sürdürdüğünü söyledi.
Ülkesinde üretimini yaptıkları sabunların satışından elde ettikleri gelirle ailelerinin geçimini sağladıklarını belirten İsa, şöyle konuştu:
“Burada da çalışıp, ekmeğimizi kazanmaya başladığımız için çok mutluyuz. Türk kardeşlerimizle tanıştık, bize çok yardımda bulundular. Burada onlarla sabun üretiyoruz. Türkiye’den çok memnunuz, bize çok yardımda bulundular. Kendimizi öz vatanımızda gibi görüyoruz. Projeyi hazırlayanlara çok teşekkür ediyoruz.”
“Suriyeli kadınlarla severek çalışıyoruz”
3 çocuk annesi Ayşegül Çakırcı da 3 ay önce aldığı teorik eğitimin ardından üretim çalışmasına katıldığını söyledi.
Daha önce ev kadını olduğunu, aile bütçesine katkıda bulunmak için proje kapsamında çalışmaya karar verdiğini anlatan Çakırcı, üretimini yaptıkları sabunların kimyasal madde içermediği için kaliteli olduğunu vurguladı. Çakırcı, “Suriyeli kadınlarla severek çalışıyoruz. Onlardan öğrendiğimiz çok şey oldu, onların da bizden öğrendiği şeyler oldu. Biz onları, onlar da bizi seviyor.” ifadelerini kullandı.
6 çocuğu öğrenci olan Nahide Güler Altın da eşine maddi açıdan destek olmak için sabun üretimi yaptığını belirterek, “Mardin’de ilk defa böyle bir atölye açıldı. Allah’ın izniyle sabun satışlarımız çok güzel olacak.” diye konuştu.
20 bin sabun üretildi
Proje koordinatörü Ebru Baybara Demir, Mardinliler ile Türkiye’ye sığınan kadınlara destek olmak için projenin hazırlandığını söyledi.
Dünyanın en eski sabunu olarak tabir edilen Halep sabunun, iç savaş dolayısıyla Suriye’deki üretiminin durma noktasına geldiğine işaret eden Baybara, şunları kaydetti:
“Eğer bu üretim sürdürülmez ise unutulacak. Projemizde istediğimiz noktaya geldik. Kadınlarımız bugüne kadar 20 bin sabun üretti. Sabunlar Artuklu Topraktan Tabağa Toplumsal Kalkınma Kooperatifi aracılığı ile satışa sunulacak. Sabunlar henüz satışa çıkmadan proje partnerimiz Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) yüklü bir sipariş verdi. Kadınlarımızdan haberdar olan birçok kişi de sabun satışını yapılması için merakla bekliyor.”