Kader KESKİN
Kader  KESKİN
kaderihsan@outlook.com
HAYAT EVE SIĞAR MI?
  • 0
  • 186
  • 24 Mayıs 2020 Pazar
  • 1 Star2 Stars3 Stars4 Stars5 Stars (No Ratings Yet)
    Loading...
  • +
  • -

Tüm dünya olarak Korona (Covid-19) virüs sebebiyle zor zamanlardan geçiyoruz.

Herkesin bildiği gibi Çin’in Wuhan kentinde başlayıp bir anda her yere yayılan, insandan insana bulaşması dolayısıyla da bir anlamda tüm insanlığı tehdit eden, gözle görülmeyen minicik bir yapının esiri olduk.

Bundan sonra Korona öncesi ve sonrası olarak hayatlarımız sanki görünmeyen kırmızı bir çizgiyle belirlenmiş gibi. Bugüne değin varolan alışkanlıklarımıza yenilik ve değişim geldi.

Bir filmi izler gibi kendi yaşamımızı izliyoruz adeta.

Düne kadar normal, sıradan ve olağan olarak yaptığımız ve yaşamımızın bir parçası olan birçok şey bugün ulaşılmaz ve imkansız hatta yasak.

Ülkeler arası seyahatler ortadan kalkmakla kalmadı, aynı ülkenin şehirler arası seyahatleri dahi kısıtlandı.

Maske takmadan dışarı çıkamıyoruz artık.

Alışveriş için marketlere giderken, otobüs, metro ve tramvay gibi toplu taşıma araçlarını kullanırken, yani insanların birlikte olduğu her şeye yeni düzenlemeler geldi.

Sosyal mesafe kuralı denilen bir kavram girdi hayatımıza.

Bir insanın diğer bir insanla arasındaki yakınlık en az 1 metre olmalı hatta daha da fazla.

Kısacası tokalaşmak, sarılmak ve öpüşmek virüs bulaşabileceğinden dolayı tehlikeli oldu.

Sokağa çıkma yasaklarıyla daha da bir evlerimize kapandık.

Tefekkür anları belki de hepimiz için.

Dün varolan normal akışında ilerleyen zaman, bugün Korona ile birlikte ve birden bire değişti.

Özgürce dışarda dolaşmak, bir kafede, pastahanede oturupta çay, kahve içmek, bir restaurantta yemek yemek hatta sinema, tiyatro, konser, fuar, her türlü spor müsabakasına gidip izlemek, arkadaşlarımızla bir araya gelipte sohbet etmek, bir yerlerde buluşabilmek…

Bu ve bunlara benzer bir sürü eskiden normal olan her şey şuan için mümkün değil.

Oysa bunlar ne kadar da sıradandı şundan bir ay evvel.

Ve yeni sloganlar girdi hayatlarımıza. ‘’Evde Kal Türkiye!’’, ‘’Hayat Eve Sığar!’’, ‘’Evde Kal Hayatta Kal!’’…gibi.

Beni en çok düşündüren ‘’Hayat Eve Sığar!’’ sloganı oldu.

Neden mi?

Çünkü hayatı biz cep telefonuna sığdırıyorduk zaten farkında olmadan.

Başta sokaklarda, caddelerde cep telefonundan kafasını kaldırıpta etrafını görmeyerek, birbirine çarparak, her yerde ve her koşulda canlı yayın yaparak, yediğini, içtiğini, gezdiğini sosyal medyada paylaşmak suretiyle beğeni ve yorumlarla minicik bir cep telefonuna hayatı sığdırmıştık oysa.

Zorunlu olmadıkça dışarı çıkmadığımız, evde kaldığımız şu günlerde o vazgeçemediğimiz cep telefonlarımız artık eski cazibesini yitirdi gibi.

İnsanın insana hasret kaldığı bugünlerde en çokta insan olduğumuzu hatırladık belkide.

Geçirmeye çalıştığımız bu zorlu süreçte, ön saflarda Korona virüsle mücadele eden, çok kıymetli doktorlarımızın, hemşirelerimizin, hasta bakıcılarımızın ve bu uğurda emek harcayıp, ter akıtan, yeri geldiğinde eşinden, çocuğundan, sevdiklerinden, evinden hatta canından vazgeçip hastalara can olmaya çırpınan sağlık çalışanlarımızın Allah yar ve yardımcısı olsun.

Bugünler de tevekkülle, sabırla ve her bir yaşadığımız güne, aldığımız nefese şükürle geçecek elbetteki.

Hep birlikte tekrar maskesiz ve özgürce dışarı çıkabileceğimiz anlara değin Evde Kal Türkiyem!

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • YENİ
  • YORUM